Görülmemek mi, Görünmemek mi? Edebiyatın Sessiz Yankısı Kelimelerin insan ruhuna değdiği an, görünmeyenin sesi duyulur. Edebiyat tam da bu noktada, varlığın ve yokluğun sınırlarını incelikle sorgular. “Görülmemek mi, görünmemek mi?” sorusu yalnızca bir dil oyunu değildir; bu, bireyin kendisini dünyaya anlatma biçimidir. Yazmak, bir varoluş çabasıysa, görülmemek de bazen o varoluşun sessiz protestosudur. Kelimelerin Gücü: Görülmeyenin Görüldüğü Yer Kelimeler görünmeyeni görünür kılar. Virginia Woolf, “Mrs. Dalloway”de kalabalığın içinde kaybolmuş bir kadının zihnini anlatırken aslında “görülmemek” halini edebiyatın merkezine taşır. Görülmemek, dış dünyanın gözüne çarpmamaktır; ama görünmemek, varlığı bilinmeyen bir sessizliktir. Bu ayrım, insanın kendi iç dünyasıyla kurduğu ilişkinin derinliğini belirler.…
6 Yorum